İdeoloji
“Raymond
Williams, İdeoloji kavramının ilk olarak 18. yüzyıl sonlarında
Fransızca'da kullanıldığına dikkat çekmiştir. İdeolojinin,
‘Düşünceler bilimi, toplumsal bilinç, devrimci düşünce,
gerçekliğin tanımlanması, doğru düşünme, yanlış bilinç,
maddi üretimin sonucu olan düşünce, sınıf bilinci ve her çeşit
inanç sistemi.’ anlamlarında kullanıldığını belirtmektedir.
Tanımlar doğrultusunda, ideoloji kavramı farklı anlamlarda
kullanılmakta ve iki zıt anlamı içinde barındırmaktadır.
Williams'a göre, ideoloji kavram olarak ortaya çıktığından bu
yana olumlu ve olumsuz anlamlarda kullanılmıştır.
Marx’ta
farklı ideoloji yaklaşımları görülmektedir. İdeolojinin
‘yanlış bilinç’ olduğunu düşüncesinin yanı sıra, bir
diğeri, ‘Kapitalist toplumların özneleri, kendilerini gerçek
durumlarıyla algılayamazlar, dolayısıyla kendi görüşleri de
olamaz.’ sözüyle ilişkilendirilen ‘fetişizm’ kavramını
merkezde konumlandıran düşüncesidir. Son olarak, insanların
kendi tarihlerini bilinçli olarak yapmalarına aracı olan ortamdır.
Lukacs
da ideolojiyi ‘yanlış bilinç’ olarak görmüş ve ideolojinin,
insanların gözünün önünde asılı duran ve dünyayı gerçekte
olduğu gibi göstermeden insanları aldatan bir örtü olduğunu
ifade etmiştir.
İdeolojiyi
‘yanlış bilinç’ olarak anan Marx ve diğer düşünürlerde
görülen temel nokta; ideoloji ve bilinç sorununu açıklarken,
ekonomik temel ve üst yapı eğretilmesi içinde çalışmış
olmalıdır. Aynı eğretilmeyi temel almakla birlikte, bunu aşmaya
çalışan Althusser ise, ideoloji kavramının ‘doğru’ ya da
‘yanlış’ bilinç olarak tartışılmasının anlamsız olduğunu
söylemektedir. ‘İdeoloji, bireylerin gerçek varoluş
koşullarıyla aralarındaki hayali ilişkilerin bir tasarımıdır.’
Ancak ideoloji oluşturur gibi görünen ‘tasarım’ ya da
‘fikirler’ maddi gerçekliğin ters yüzü bir yansıması değil,
maddi olarak üremiş düşüncelerdir.
‘Althusser'de
üstyapı, baskıcı devlet aygıtları (Devlet, Hükümet, Ordu,
Polis, vb.) ve baskın olarak ideolojiyle işgören ‘ideolojik
devlet aygıtları’ (Din, Aile, Eğitim, Kitle İletişim Araçları
vb.) olmak üzere iki bölümden oluşmuştur. Baskıcı devlet
aygıtları, kapitalist sömürü ilişkilerinin yeniden üretimine
katkıda bulunan ideolojik devlet aygıtlarının eylemi için
gerekli ortamı sağlar. Her verili toplumsal formasyonda, ideolojik
devlet aygıtı önemli bir rol oynar ve insanlar kendilerini önceden
belirlenmiş ilişkiler içinde bulurlar. Belirleyici değil,
belirlenendirler. Böylece ideoloji, insanlara özneler olarak hitap
eden, bir başka deyişle seslenen söylem iş görür.’”1
Guy
Debord’un ‘ideoloji’ için ele aldığı yazıda şu ifadeler
yer almaktadır:
“Feuerbach
Üzerine Tezler’de özetlenmiş olan, felsefenin, idealizm ve
materyalizm arasındaki karşıtlığı aşan praksiste*
gerçekleşmesi tasarısının tersine gösteri, kendi evreninin
sahte somutluğu dahilinde materyalizmin ve idealizmin ideolojik
özelliklerini hem korur hem de dayatır. Dünyayı bir etkinlik
olarak değil, bir temsil olarak gören ve sonuçta maddeyi
idealleştiren eski materyalizmin seyirlik yanı, somut şeylerin
otomatik olarak toplumsal yaşamın efendileri haline geldiği
gösteride gerçekleşir. Buna karşılık, idealizmin düşlenen
etkinliği de gösterge ve işaretlerin teknik aracılığıyla
gösteride gerçekleşir; bu gösterge ve işaretler sonuçta soyut
bir ideali gerçekleştirirler.”2
Buradan
hareketle, günümüzde sermaye gücünün kendi devamlılığını
sağlamak adına toplumu idealize etmek için, sanatı da kendi
ideojisini tesis etmek amacıyla bir araç olduğu düşünülebilir.
1Tülay
Toprak, “Sanat ve İdeoloji”, Anadolu Sanat Dergisi, Sayı:3,
https://earsiv.anadolu.edu.tr/xmlui/bitstream/handle/11421/1053/106568.pdf?
sequence=1&isAllowed=y, (23.11.2016).
2Guy
Debord, Gösteri Toplumu, çev. Ayşen Ekmekçi, Okşan Taşkent,
3.baskı, Ayrıntı Yayınları, İstanbul, 2010, s.163.
Ideology
“Raymond
Williams remarked that ideology concept was used in French at 18th
century’s last quarter. It indicates that ideology was used in
meanings like ‘Considerations science, social consciousness,
revolutionary approach, identification of reality, right
considerations, wrong consciousness, idea which is conclusion of
material production, class consciousness and every type of belief
system.’ In the direction of identifications, ideology concept is
being used in different meanings and it reserves two opposite
meanings. According to Williams, ideology has been used in positive
and negative meanings since it has surfaced as a concept.
Marx
had different ideology approaches. Right along with the fact that
ideology is ‘wrong consciousness’, another one is the idea which
is fetichism-centered statement and associated with ‘Capitalist
societies’ subjects can’t perceive themselves with their real
circumstances, therefore it can’t be their view.’ Terminally, it
is an environment which mediates human to make their own history
deliberatively.
Also,
Lukacs saw ideology as ‘wrong consciousness’ and he indicated
that ideology is a cloak which hangs in front of people and decieves
humans without showing the real world.
The
main point that can be seen in people like Marx and ‘wrong
consciousness’ supporters is; while they were explaining the
problem of ideology and consciousness, they had worked in economic
basis and superstructure curvature. Althusser who tried to surpass it
with taking same curvature as basis says that it is meaningless to
discuss ideology concept as ‘right’ or ‘wrong’. ‘Ideology
is a design that is imaginary relation between individual and their
real existential circumstances. Hardly, design or ideas which look
like they create an ideology are not reflections of material reality,
they are thoughts which breeded materially.
Superstructure
in Althusser
consists of two chapters; oppressive government apparatuses
(Government, Administration, Army, Police, etc.) and ideological
government apparatuses which works oppressively with ideology
(Religion, Family, Education, Mass Media etc.). Oppressive government
apparatuses provides required environment for ideological government
apparatuses’ action which contributes in
capitalist
exploitation relations’ reproduction. In every informed social
formation, ideological government apparatuses plays an important role
and people can find themselves in relations which was determined
before. They are not decisive, they are the determined. Thus,
ideology works as a discourse which addresses (in other words; calls)
people as subjects.1
These
statements take part in Guy Debord’s article for which he handled
ideology:
“In
opposition to the project summarized in the Theses on Feuerbach (the
realization of philosophy in praxis which supersedes the opposition
between idealism and materialism), the spectacle simultaneously
preserves, and imposes within the pseudo-concrete of its universe,
the ideological characteristics of materialism and idealism. The
contemplative side of the old materialism which conceives the world
as representation and not as activity–and which ultimately
idealizes matter–is fulfilled in the spectacle, where concrete
things are automatically the masters of social life. Reciprocally,
the dreamed activity of idealism is equally fulfilled in the
spectacle, through the technical mediation of signs and signals-which
ultimately materialize an abstract ideal.”2
According
to this, to idealize soceity for providing capital power’s own
continuity,
art can be considered as a vehicle which has purpose of establishing
its own ideology.
1Tulay
Toprak, “Sanat ve İdeoloji”, Anadolu Art Review, (3),
https://earsiv.anadolu.edu.tr/xmlui/bitstream/handle/11421/1053/106568.pdf?
sequence=1&isAllowed=y, (23.11.2016).
2Guy
Debord, Society of the Spectacle, trans. Aysen Ekmekci, Oksan
Taskent, 3rd press, Ayrinti Publishing, Istanbul, 2010, pp. 163
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder